PARA NASIL CEZBEDİLİR?
- 13-09-2024, 17:41
- ЦЕНТР КВАНТОВОГО МЫШЛЕНИЯ
- 0
- 160
Para – herhangi bir kişi için çok şey ifade eder. Para nasıl cezbedilir ve nasıl tutulur?
Para Tanrı'dan gelen enerjidir. Başka bir deyişle para (ve tüm zenginlikler) Tanrı'dan gelir. Ancak Tanrı onları "eşit olmayan bir şekilde" dağıtıyor (insanlar öyle düşünüyor) - bazılarına çok veriyor ("parada yuzuyorlar"), diğerleri ise yoksulluk içinde yaşıyor (geçim sıkıntısı çekiyor). Hangi düşünceler ve hangi eylemler böyle bir para “dağıtımına” yol açar.
Paranın “eşitsiz dağıtımının” ilk ve ana nedeni karmadır. Karma, geçmiş enkarnasyonlarımızda yarattığımız şeydir (bu, uzun yıllar boyunca anlamına gelir). Şu andaki maddi durumumuz, uzun yıllır boyunca yaratılan her şeyin (özellikle para suçları ve tefecilik) eşdeğeridir. Bu nedenle parayla ilgili olarak, kötü mali durumun neden olduğu stresten, yeterli paraya sahip insanlara duyulan kıskançlık ve nefretten, kızgınlık ve adaletsizlik duygusundan, iç öfkeden, kadere kızgınlıktan vb. kurtulmak ve maddi sorunlarınızın nedenlerini aramak, iyi ve nazik işler yapmak, olumlu ve doğru düşünmek, yazılar ve kitaplar okumak (bu konuyla ilgili yazılar ve kitablar internette bulunabilir), karmayı temizlemek ve değiştirmek çok önemlidir. Bu tür kişilere aşırı acımanın yanlış bir yaklaşım olduğunu belirtmek gerekir. Çünkü bu insanlar geçmiş yaşamlarında başkalarının parasını alıp çalarak, para uğruna suç işleyerek, para uğruna başkalarını öldürerek, fakirleri aşağılayarak, parayı kendi bencil amaçları için kullanarak, zenginler ya da fakirler hakında kötü konuşarak vb. kendi yoksulluklarını yarattılar. Ancak bunun yanı sıra ihtiyaç içinde yaşayan insanlara yardım etmek iyi karmanın birikmesine yardımcı olur.
Ancak karma her zaman maddi sorunların nedeni değildir. Paranın “eşitsiz dağılımının” ikinci nedeni, Ruhun gelişimi için enkarnasyondan önce ona verilen programdır. Bu proqram yalnızca bu Ruh için tasarlanmıştır ve Ruh bu programı yürütmek zorundadur. Ruh, enkarnasyondan önce gelişimini hızlandırmak için tüm tezahürleriyle fakir bir yaşamı seçebilir (muhtemelen burada “eşitsiz dağılım”dan söz edemeyiz). Ancak maddi dünyada bedenlenen Ruh bunu hatırlamaz ve kızgınlık ve tatminsizlik geliştirir, bu da daha sonra negatif karmanın birikmesine veya iyi karmanın tüketilmesine yol açabilir. Bu durumda kişi aynı zamanda Allah'a ve kaderine de gücenmemeli, her türlü memnuniyetsizlikten, suçlama ve şikayetten kurtulmalı, suçlu vb.aramamalı, mutlaka sebepleri aramalıdır (konuyla ilgili yazılar okumalı ve parapsikologa başvurmalı).
Para eksikliğinin (ve yayokluğunun) üçüncü nedeni yanlış düşünce ve davranışlardır (veya karma iyidir ve bedenlenme programındaki tezahürlerinin hiçbirinde kötü bir yaşam yoktur). Başlıcalarından bazılarına göz atalım.
Her şeyden önce, sadece zenginliği ve büyük parayı isteyemezsiniz (arzulayamazsınız). Çünkü büyük para her zaman Şeytandan gelir. Şeytan insanlara zenginlik vererek (aslında rüşvet vererek) onların ruhlarını satın alır. Ruhun dönüşmesini engellemek için zenginlik arzulamak (büyük paraya sahip olmayı istemek) para akışını engeller. Böyle bir arzu yerine getirilemez, çünkü yalnızca evrimsel (gelişmeyi teşvik eden) ve doğru (veya acil) ihtiyaçlar karşılanır ve büyük paraya sahip olma arzusu her zaman saldırganlığı ima eder - başkaları üzerinde güç, kibir, gurur vb.
Para eksikliğinin bir diğer nedeni de bilinçaltı saldırganlıktır (kişinin görmediği veya anlamadığı saldırganlık). İnsan onurunu ihlal etmek, aşağılamak ve küçük düşürmek, başkalarını kınamak ve eleştirmek, bir şeye sahip olmak için güçlü bir arzu, paraya, akıla, zekaya, imaja, ideallere, cömertliğe, kariyere, özgürlüğe güçkü bağlanma, ayrıca diğer bağlantılar - sevilen birine, aileye, işe, eve, eşyalara vb., başkalarından memnuniyetsizlik, suçlu birini aramak ve diğer birçok bilinçaltı saldırganlık türü para eksikliğine katkıda bulunur. Çünkü herhangi bir bağlantı ve herhangi bir kınama, kişide bilinçaltı saldırganlığa neden olur.
Yoksulluk ve parasız kalma korkusu parayı büyük ölçüde gölgede bırakıyor. Çünkü her türlü korku insanı Allah'tan ayırıp uzaklaştırır ve Şeytan'a çeker. Maddi şeylere tutunan insan, Allah'ın her zaman kendisiyle ilgilendiğini ve ona yardım ettiğini unutur. Tanrı'nın bizi beslediğine, "günlük ekmeğimizi" mutlaka vereceğine olan inancımızın olmaması nedeniyle para da olmayacaktır. Allah'a güvenen kişi her zaman parayı çeker. Çünkü Allah'a güvenen kişi ruhen mükemmelleşmektedir.
Bu, paraya sahip olmak için parayla ilgili her türlü korkunun üstesinden gelmeniz gerektiği anlamına gelir.
Dikkatinizi sürekli olarak kötüye ve olumsuza odaklamak, istenmeyenlerin azalmak yerine tam tersine büyümesine yol açar. Ve çoğu insan dikkatini kötüye (istenmeyene) odaklıyor. Bu, sürekli para eksikliğini, yoksulluğu, hayatın ne kadar kötü ve zor olduğunu, her şeyin ne kadar pahalı olduğunu, para kazanmanın ne kadar zor olduğunu vs. düşünmek anlamına gelir ve bu da parasızlığa yol açar. Çünkü enerji düşünceyi takip eder. Bu, "para yok" ifadesini ve parayla ilgili diğer tüm "hayır" ifadelerini sürekli kullanamamak gerektiği anlamına gelir. Bu para eksikliğine yol açar.
Parasızlığın nedeni bencillik de olabilir - biraz çalışmak, minimum çaba harcamak, kolay iş yapmak vb. ve maksimum miktarda para almak. Değilse, kişide memnuniyetsizlik, kızgınlık, kınama vb. vardır. Daha önce de belirtildiği gibi, herhangi bir negatif enerji, paranın sızması veya tıkanmasıdır. Bu, bir kişinin bilinçaltı (ve aynı zamanda bilinçli) saldırganlığının bedelini parayla ödediğini göstermektedir. Bu gerçek de göz ardı edilemez. Yukarıda belirtildiği gibi, kazanılmamış büyük paralar her zaman Şeytan'dan gelir. Genellikle emek, kişinin aldığı paraya eşdeğerdir. Eğer para bir kişi tarafından kazanılmazsa, o zaman onun üzerinde yozlaştırıcı bir etki yaratmaya başlar ve Ruh (olumsuz yönde) dönüşmeye, yeniden oluşmaya başlar. Bu nedenle paranın kazanılması gerekir, aksi takdirde para Allah tarafından bloke edilir.
Parasızlığın nedenlerinden biri, kişinin para isteme konusundaki isteksizliğidir. Bir kişi para istemek istemiyorsa bu, kişinin gururuna işaret eder. Ve kişi para istediğinde gururunu bir kenara bırakır ve böylece ruhunu arındırır. İstemeyi bilmeyen insan, vermeyi ve gönüllü olarak yardım etmeyi de bilmez.
Parasızlıktan aynı zamanda cimriliklen de kaynaklanır. Kişi gerekli şeyleri, ürünleri satın almaz ve paradan tasarruf eder. Ona öyle geliyor ki, bazı şeyleri ve ürünleri satın almazsa (kendi görüşüne göre onlarsız da yapabilir), kendisini bu ürünlerden ve şeylerden mahrum bırakmakla yavaş yavaş para biriktirecek, hatta belki "zengin" olacak. Ama böyle yaparak parayla ilgili sorunların ortaya çıkmasına katkıda bulunduğundan habersizdir. Savurganlık da aynı zamanda parasızlığın nedeni haline gelir. Bu nedenle her zaman altın ortalamaya sadık kalarak satın almak gerekir.
Donmuş ve hareketsiz enerji de parasızlık sebeplerinden biridir. Para hareketli enerji olduğundan, bunlar eski ve kullanılmayan şeylerdir veya belirli şeylerde vücut bulan enerjidir. Bir kişi eski şeyleri yenileriyle değiştiremiyorsa (veya yeni şeyler satın almak için para harcamak istemiyorsa) veya bir şekilde eski şeylerden kurtulamıyorsa, o zaman parası olmayacaktır. Bir kişi şeyleri sevmiyorsa, o zaman da parası olmaycaktır, çünkü yeni şeyler edinerek kişi parayı harekete geçirir ve aynı zamanda kendini geliştirir.
Parasızlığın bir diğer nedeni de birikim uğruna para biriktirmektir (kişinin bir şeyler satın almaması, yeterince yememesi vb.). Biriktirmenin hedefi yoksa bu durum parasızlığa yol açacaktır. Daha önce de belirtildiği gibi para mobil enerjidir. Kişi para biriktirerek kendi için bir para bataklığı yaratır ve bu da zamanla para yokluğuna neden oluyor (sorunlar, hastalıklar vb. ortaya çıkacak ve onu harcamak zorunda kalacaksınız).
Borçluları affedememek de parasızlık sebeplerinden biridir. Parayı paylaşma zamanı geldiğinde (İlahi enerji para şeklinde ifade edilir), karmik borçların ödenmesi zamanı gelir ve kişiden para istenir. Talep edilen miktar önemsizse ve isteyen kişi dürüstse o zaman parayı tereddüt etmeden verebilirsiniz. Ancak miktar yeterince büyükse ve soran kişi borcunu kesinlikle geri ödeyeceğine yemin ediyorsa, bunu düşünmeniz gerekir, çünkü geçmişin olumsuz karmasıyla uğraşacağız (ne tür bir insan olduğu önemli degil - düzgün, dürüst ya da tam aksi) ve paranın iade edilmemesi mümkündür. Sonsuza kadar ayrılmayı kabul ettiğiniz bir tutarı, yani borcunu ödemeyen bir kişiyi affedebileceğiniz bir tutarı vermeniz gerekiyor. Borçluları affetmenin gerekli olduğunu unutmamalıyız, çünkü bunun nedeni bu kişiye geçmiş yaşamlarda olan borçlar, paraya aşırı bağlılık veya açgözlülüktür. Her türlü borç talebi sadece karmayı ağırlaştırır. Para akışını engellememek için borçları affetmek daha iyidir. “Babamız” duasında dediği gibi – "... ve borçlularımızı bağışladığımız gibi, sen de bizim borçlarımızı bağışla".
"Asla borç almamak" kancası da (borç alma konusundaki isteksizlik veya borçlanma korkusu) aynı zamanda parasızlığa yol açmaktadır. Borç alabilirsiniz (karmik borçlar olabileceğinden), ancak borç alırken (aynı zamanda kredi alırken), özellikle önemli ölçüde daha büyük miktarda borç alırken, borcunuzu ödemek için istikrarlı (veya en azından bir miktar) gelire, mülke vb. sahip olmanız iyi olur, aksi takdirde bu ve gelecek yaşamlarınızda ödeyeceğiniz kötü karma ve karmik borç ortaya çıkabilir.
İnsanın söylediği sözler çok güçlüdür (o kadar güçlüdür ki DNA'yı bile etkileyebilir). Bu, kelimeleri söylerken dikkatli olmanız ve söylemeden önce her kelimeye dikkat etmeniz gerektiğini göstermektedir. Genellikle insanlar çoğunlukla (yüksek sesle veya zihinsel olarak) "yapmak zorunda" kelimesini (çoğunlukla başkalarına yönelik) söylerler, söylenen her kelimenin başkalarını ve her şeyden önce kişinin kendi bilinçaltını programladığını unuturlar. En önemli ve ilk görevimiz Tanrı'ya ve Ruh'a karşıdır ve her birimizin tam olarak neye borçlu olduğunu yalnızca Tanrı bilir. Bir başkasını (kendi görüşüne göre) bir görevi yerine getirmemekle yargılayan bir kişi, negatif enerji üretir ve bu daha sonra para kaybına (ve gelecek yaşamlarda yokluğuna) dönüşür. Bu nedenle bu kelime yalnızca Tanrı ve Ruh ile ilgili olarak kullanılabilir. Ve dünyevi insanlarla ilgili olarak, "yapmak zorunda" yerine "istiyorum", "yapabilirim", "ihtiyacım var", "seçiyorum" kelimelerini kullanmak daha iyi olur.
Fiyatlara kızmak, satıcıları suçlamak, ucuz bir şey veya ürün aramak, çok fazla aramak ve seçmek, "sonuna kadar" pazarlık yapmak vb. parayı uzaklaştırır ve parasızlığa katkıda bulunur.
Sürekli parasız kalma korkusu (yoksulluk korkusu) parasızlığa yol açar. Çünkü insan Allah'ın her zaman kendisiyle ilgilendiğini unutur. Korku her zaman Tanrı'ya güvensizliktir. İncil'i hatırlayalım: "...kuşlar gibi yaşayın." Parasız kalmamak için asıl mesele korkuyu, bu yakıcı duyguyu yenmektir.
Para için çalışmak veya para kazanmak için çalışmak da parasızlık sebeplerinden biridir. İnsan çalışmak için doğar. İlkel insan bile yiyeceğini elde etmek için “çalıştı”. İş olmadan kişi var olamaz (enerji hareket halinde olmalıdır). İnsan verimli, yaratıcı, sevgiyle, keyifle çalışmalı, yaptığı işten memnun kalmalı, verdiği iş için Allah'a şükretmeli, çünkü her işin enerjisi O'ndan gelir. Parayı bizim kazandığımıza dair bir yanlış algı var. Unutmamalıyız ki parayı biz “kazanmıyoruz”, onu bize Allah veriyor. Bu nedenle, "kazanılan" her şey için Tanrı'ya şükretmeniz gerekir.
Eger bir kişi gelecekte parası olunca kötüleşecekse, daha kötü hale gelecekse (gururlu, saldırgan, sahtekâr, kibirli, bencil, vicdansız, açgözlü, kibirli, merhametsiz, lovğa, eqoist vb.), o zaman çoğu zaman parası olmayacaktır (Tanrı mükemmel olmayan ve gelişmemiş insana para vermiyor). Bu nedenle paranız yoksa öncelikle karakterinizi, düşüncelerinizi, niyetlerinizi, arzularınızı ve duygularınızı anlamanız, ezoterik edebiyat okumanız ve kendi üzerinizde çalışmanız, kendinizi geliştirmeniz gerekir.
Paradan dolayı aşırı keyif alma, zevk alma, memnuniyet ve üzülme, parayı düşüncesizce dağıtma, parayı içsel olarak güçlü tutma, parayla ilgili her türlü kötü duygu ve stres, borçlarını ödememe, parayı aşırı idealleştirme, paraya sahip olmak için her türlü büyü kullanma, parayı küçümseme, "kuruş sayma" vb. de parasızlığa neden oluyor.
Para güçtür, kişisel maddi ve manevi gelişimdir, başkalarına yardım etmektir, dünyadaki gelişime destek olmaktır, onun gelişmesidir, harika olaylardır, mutlu gülümsemelerdir, dünya barışıdır ve çok daha fazlasıdır. Bu nedenle yoksulluğunuzun nedenlerini bulup ortadan kaldırmak gerekir.
Her kese Sevgi ve Işık dileyi ile
kuantum psikoloğu. GÜLZAR BAYATİ,